1969 yılında İstanbul’da doğdum, çok güzel hatırladığım ilk, orta ve lise yıllarımı bitirip, üniversite ile tanıştım. Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden mezun oldum, bir makine mühendisi olmanın getirdiği sol beyinli bir insan olarak okuduğum okulumdan mezun olduktan sonra, satış sektörü ile tanıştım. 20 yılımı verdiğim bu sektörde sağ beynimi de geliştirme şansını elde ettim. Satış insan ilişkileri ve bire bir diyalogların yönetimine dayanan bir temele sahip olduğu için bu konuda daha fazla kendimi geliştirmek, işimin gereği olan ani duygu ve davranış değişikliklerine uyum sağlayabilmek için Müjdat Gezen Sanat Merkezinde 1 yıl tiyatro eğitimi aldım. Bu eğitim insanlarla daha rahat iletişim kurmamı, onları daha rahat anlamamı ve topluluk karşısında kendimi daha rahat ifade edebilmemi sağladı.
İnsanlarla iletişim yaşamın en önemli noktalarından biri çünkü hayatımızın her anında mutlaka iletişim halindeyiz. Hepimiz iyi ve kötü olaylarla yaşıyoruz ve yaşayacağız önemli olan dengeyi nasıl kurduğumuz ve yaşanan deneyimlerden neler öğrendiğimiz.
40’lı yaşlarında hayatı anlamaya ve dengeleri düşünmeye başlayan birçok insan gibi ben de hayatımı sorgulamaya başladım. Gelecekte olmak istediğim pozisyonu ve yeri düşününce hayatımda bir şeylerin değişmesi gerektiğini anladım. Gelecekte zevk aldığım bir iş kolunda ilerlemek ve insanlara daha faydalı olabilmek adına neler yapabileceğimi düşünmeye başladığım bir zamanda, yaşadığım bir tecrübe beni yol ayrımına getirdi. Ya eksi yönü seçip hayatımı içinden çıkılmaz bir yere sürükleyip gelecek hayatıma zarar verecektim ya da artı yönü seçip gelecekte hayatımın çok daha iyi olmasını sağlayacaktım. Birçok insan bu tecrübe karşısında eksi yönü seçerken ben artı yönü yani hayatımı değiştirmeyi seçtim.
Bu seçimi yaparken çok zorlandım kendimle çok savaştım. Bildiğim bir şey hep bana destek oldu. “Bütün değişimler sancılı ve zordur”.BAen de bu seçimle değişimi ve kazanmak için bu zorlu savaşı tercih ettim. Biliyordum ki, önemli olan bu yaşadıklarımdan çıkartacağım pozitif tecrübeler ve alacağım derslerdi. Bu seçimimden dolayı halen kendimi kutluyorum.
Seçtiğim bu yön, şanslı bir tesadüfle beni Yaşam Koçluğu ile tanıştırdı. İlk başta kendi hayatımın daha iyi olması için seçtiğim bu meslek dalı, diğer insanlara da yardım etmenin hazzını yaşayabileceğim bir platform oluşturdu.
Artık yeni bir hedefim vardı ve ben çok mutluydum. Yaşadığım o kötü tecrübenin sıkıntıları yerini olumlu ve mutlu hissettiren duygulara bırakmıştı, kendimi yeniden doğmuş ve hafiflemiş hissediyordum. Artık tek yapmam gereken bu hedefime ulaşmak için neler yapmam gerektiğini belirlemek ve uygulamaya geçmekti,
Gelecekte olmak istediğim yeri iyi düşündüm ve hayal ettim, bu hedefe nasıl ulaşacağımı belirledim, hedefime ulaşma yolunda ki adımları oluşturdum ve her adıma ulaştığımda keyfini sürdüm.
Bugün bu hedefine ulaşmış ve keyfini yaşayan biriyim, artık bir Yaşam Koçu’yum. O gün girdiğim savaşı bu gün kazandım.
Hedefime ulaşmak bana daha fazla sorumluluk almayı ve yeni hedeflerin önemini kavramayı öğretti.
En önemli sorumluluk, aldığım bu eğitimin getirdiği bilgi birikimini kendi hayatımda uygulamak, içime sindirmek, kendi yaşanmışlıklarımla tecrübelerimi ortaya çıkartmak ve önce kendimin Yaşam Koçu olabilmeyi başarmaktı. Çünkü kendi hayatınız da uygulayamadığınız, yaşamınızın doğal bir parçası yapamadığınız hiç bir konuda kimseye yardım edemezsiniz.
Bunun için çok çaba harcadım ben öncelikle Hüseyin Merviş’in yaşam koçu oldum.
Artık bir sonraki hedefim olan; bu konuda çok daha iyi olabilmek adına kendimi her gün geliştirmek, beraber yolda yürüdüğüm kişilere daha faydalı olabilmek için daha fazlasını araştırmak, incelemek ve öğrenmeye odaklanabilirdim.
Biliyorum ki bir meslekte başarılı olmanın yolu çağın getirdiği değişimleri iyi takip etmek, kendini geliştirmek ve ne kadar iyiyim, başarılıyım deseniz de her zaman bilgiye aç olmak, öğrenmek öğrenmek, öğrenmektir.
Ancak o zaman gerçekten başarılı ve takdir edilen bir insan olursunuz, insanların yüzlerinde sizi takdir eden bakışları görerek başarmanın hazzını yaşarsınız.
Hedefimi başarma yolunda Yaşam koçluğu, Kurumsal Koçluk, Yönetici koçluğu, Satış Koçluğu, Eğitimcinin Eğitimi konularında uzmanlıklar aldım. Kendimi geliştirme ve içimdeki potansiyeli keşfederek ortaya çıkartma şansını elde ettim. Hayat dinamik; hedefler ve gelişim hiç bitmiyor, her zaman meraklı bir öğrencinin heyecanı ile öğrenmeye devam ediyorum.
Bu noktada bir başka soru karşıma çıktı ,”Neden öğrendiklerimi, bilgi birikimi mi, bu konuda ilerlemek isteyen kişilerle paylaşmıyordum ?”
Bu soru bende büyük bir istek ve heyecan uyandırdı, Yaşam koçluğu ve Kişisel Gelişim konusunda eğitmenlik yaparak bu konuda ilerlemek isteyen kişilere yürüdükleri yolda profesyonel bir yol arkadaşı olarak hareket etmeye başladım.
Eğitimlerime ve seminerlerime gelen kişilerle hem benim hem de katılımcıların değerli tecrübelerini, bilgilerini karşılıklı paylaşma ve her an ilerleme fırsatı buluyoruz, bu bir eğitmen için büyük bir onur.
Bunun yanında Yaşam Koçu kimliğim ile birlikte yol arkadaşlığı yaptığım danışanlarımın, mevcut durumlarından istedikleri ideal durumlarına ulaşma yolundaki süreçte onlarla birlikte olmak, hedeflerine ulaşmış olan kişilerin yüzlerindeki mutluluğu görmek gerçekten tarifi olmayan büyük bir mutluluk…
Gelişime ve değişime giden bu güzel yolda; Benim gibi hayallerini gerçeğe dönüştürmek isteyen, bunun yollarını arayan, değişimi ve içindeki potansiyeli keşfetmeyi isteyen, asıl önemlisi bunu başaracağına inanan her bilinçli kişiyle bu yolda yürümek adına ben buradayım ve sizlerle bu yolda yürümekten gerçekten onur duyacağım
Gelişmek istiyorsak değişimin, değişmek istiyorsak da gelişimin gerekliliğini bilen dostlarım sevgiyle ve mutlulukla kalın…
Hüseyin MERVİŞ